İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum başkanlığındaki heyet, sel felaketinin yaşandığı Pakistan’da temaslarını sürdürüyor. Bakan Soylu ve Bakan Kurum daha sonra, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif başkanlığında Sel Afeti Sonrası Uyum Kıymetlendirme Toplantısı’na katıldı.
Bakan Soylu, toplantıda gerçekleştirdiği konuşmasında, “Karşı karşıya kalınan afetin büyüklüğü gün geçtikçe bütün dünya tarafından anlaşılıyor ve biz birinci günden itibaren hem havadan hem karadan bir kardeşlik köprüsü kurduk. Pakistan ve Türkiye ayrılmaz bağlara sahiptir ve bugün Türk milleti bu bahisteki hem kederlerini hem kardeşleri için dualarını hem de ellerinden gelen dayanaklarını ortaya koymak istemektedir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bizlere ‘Pakistan’da sayın Başbakan ve heyeti ne vakit tamam derse o vakte kadar bu yardımımız ve dayanağımız devam edecek’ dedi. Bugün, 90 bin mescitte cuma namazı münasebetiyle dualar edilecek hem de Pakistan için dayanak talep edilecek. Gerek hükümetimiz gerek tüm sivil kuruluşlarımız büyük bir kampanya içerisindedir. Şu ana kadar 11 uçak intikal etti. 2 tren harekete geçti, 3’üncü tren hazırlanıyor. Yaklaşık 10 bin çadır sevk edildi. 25 bin besin paketi, ayrıyeten sıhhat gereçleri ve ilaçlar, çocuk mamaları, giysiler ve yeniden buradaki afet merkezinin talep ettiği botlar ulaştırıldı” sözlerini kullandı.
Bakan Soylu, “Bakanımız Murat Kurum ile birlikte birçok afet içerisinde yer aldık. Aylarca afet bölgesinde kaldık. Biz de tarihimizin en büyük yangın ve sel felaketlerini yaşadık. Burada birlikte çalıştığımız ve aylarca afet yönettiğimiz arkadaşlarımız var. Biz talimatlarınızı yerine getirmek için buradayız. Biz bize çizeceğiniz güzergahı, vereceğiniz talimatları bekliyoruz. Bunun olağan bir afet olmadığını ve bir iklim değişikliği sonucu olduğunu ve bilhassa Pakistan’a bu bahiste yapabileceklerimizin en üst noktasını yapmaya hazır olduğumuzu bildirmek istiyoruz. Hem insanların hem tüm canlıların hem de temel itibariyle insanların morallerinin etkilendiği bir afetle karşı karşıyayız. Elbette bu toplantıdan sonra sayın liderle bir kıymetlendirme yapacağız. Bütün bilgi birikimimizi samimiyetimizle, kardeşliğimizle burada test etmeye hazırız. Pakistan halkının geçmişte çok kardeşliğini gördük. Pakistan halkının kardeşliğini biz ne yapsak ödeyemeyiz” diyerek açıklamalarını tamamladı.
BAKAN KURUM: “TÜRKİYE HALKI OLARAK GÖNDERME ÇABASI İÇERİSİNDE OLDUK”
Bakan Kurum, selde hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyerek, “Pakistan devletine, halkına başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Haziran ayı başından itibaren başlayan ve giderek şiddet, artan muson yağmurları sebebiyle Pakistan devletininim hudutlarının neredeyse 3’te biri sular altında kaldı. Bizim de afet uyumdan büyükelçiliğimizden aldığımız bilgiler çerçevesinde binlerce hayvanımız telef oldu, tarım alanları, milyonarlarca kardeşimiz evsiz kaldı. Kentlerimizin altyapısında, yollarında köprülerinde önemli hasarlar olduğunu öğrendik. Birinci andan itibaren Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla İçişleri Bakanlığımız AFAD’ımız, büyükelçiliğimizle gerekli ünitelerle uyumu ilgili ünitelerle yapmak suretiyle yardımları Türkiye halkı olarak gönderme uğraşı içerisinde olduk. Bugün de İçişleri Bakanımız tekrar burada AFAD’ımız TOKİ’miz, Kızılay’ımız ile birlikte Türkiye’de yapmış olduğumuz üzere her afet sonrasında nasıl aksiyon alıyorsak dost ve kardeş Pakistan halkı ve devleti için de buradayız. Rengimiz ve lisanımız başka da olsa gönlümüz bir, kalbimiz bir” açıklamasını yaptı.
“CUMHURBAŞKANIMIZIN TALİMATI; BU GEREKSİNİMLERİ KARŞILAMA NOKTASINDA SEFERBERLİK RUHUYLA HAREKET ETMEKTİR”
Türk halkının kalbinin Pakistan için attığını lisana getiren Bakan Kurum, açıklamasını şu halde sürdürdü: “Biliyoruz ki bizim de sıkıntı vaktimizde Pakistan devleti, Pakistanlı kardeşlerimiz bizlerin, Türkiye’nin yanında olmuştur, olmaya da devam edecektir. Daha evvel Pakistan’da yaşanan 2005-2010 yıllarında yeniden sarsıntılarda birçok vatandaşımız, Pakistanlı kardeşlerimiz hayatını kaybetmişti. O gün de kardeşlerimiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Cumhurbaşkanımızın talimatları ile her türlü yardımı ve takviyesi yapmıştı. Bu çerçevede 4 bin 872 konut okullar, mescitler, toplumsal donatılarınız TOKİ başkanlığımız eli ile inşa etmiştik”
Pakistan halkının muhtaçlıklarının karşılanması noktasında seferber olunduğunu kelamlarına ekleyerek, “Bugün de gerek Pakistanlı kardeşlerimizin bundan sonraki hayatlarında gereksinim duyduğu tüm alanlara ait Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla Pakistan Devletinin ve halkının muhtaçlıkları ne ise bu gereksinimleri karşılama noktasında seferberlik ruhuyla hareket etmektir. Nasıl daha evvel ülkemizde Elazığ, Malatya, İzmir’de birlikte olduk ve afetlerde vatandaşlarımızın yarasını sardıysak, nasıl Pakistan, Arnavutluk, Somali ve Endonezya’da yeniden yaşanan afetlerde Türkiye olarak yardıma koştuysak bugün de Pakistanlı kardeşlerimizin yanında olacağız. Bu vesile ile tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
ŞERİF: “TÜRK HALKI HER VAKİT OLDUĞU ÜZERE PAKİSTAN HALKININ YANINDA OLDUĞUNU BİR KERE DAHA GÖSTERDİ”
Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif ise, Türkiye’nin verdiği takviyenin, dostluğun ve kardeşliğin nişanesi olduğunu belirterek, “Benim değerli kardeşim Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çabucak afetin arifesinde 27 Ağustos’ta beni aradı, taziye dileklerini iletti. Hayatını kaybeden binlerce insanımız için başsağlığı dileklerini iletti” tabirlerini kullandı. Hayatını kaybedenlerden 300’e yakınının çocuk olduğunu bildiren Şahbaz Şerif, “Türk halkı her vakit olduğu üzere Pakistan halkının yanında olduğunu bir kere daha gösterdi. Afet gerçekleşir gerçekleşmez Türkiye’den yardımlar yağmaya başladı. Bunlar hem hükümet yardımları hem de vatandaşların gönderdiği yardımlardı” diye konuştu.
Türkiye’den gelen yardım gereçlerinin afet bölgelerinde dağıtılmaya başladığını aktaran Şahbaz Şerif, Pakistan’da son 40 yıldaki en yüksek ölçüde yağışın görüldüğünü söyledi.